Stajyer Avukatlarla İlgili Mevzuattaki Hatalı Düzenlemeler

Stajyerlere Savcılıklarda İşlem Yaptırılmaması

Türkiye’de genel durum nedir bilmiyorum ancak İstanbul’da bazı savcılar adeta ağız birliği etmişcesine aynı gerekçeye dayanarak stajyerlere savcılık kalemlerinde fotokopi vermiyor ve dosya inceletmiyor. Stajyer bunun yasal dayanağını sorduğunda Avukatlık Kanunu’nda stajyerlerin savcılıklarda işlem yapma yetkisi olmadığına dair bir madde bulunduğu söylenmektedir. İlgili madde avukatlık kanununun 26. maddesi olup madde başlığı ve metni şu şekildedir:

Stajyerlerin yapabileceği işler

Madde 26 – Stajyerler, avukat yanında staja başladıktan sonra, avukatın yazılı muvafakati ile ve onun gözetimi ve sorumluluğu altında, sulh hukuk mahkemeleri, sulh ceza mahkemeleri ile icra tetkik mercilerinde avukatın takip ettiği dava ve işlerle ilgili duruşmalara girebilir ve icra müdürlüklerindeki işleri yürütebilirler.

Kötü Yazılan Kanun Metni İşgüzarlığa Kapı Aralamaktadır

Kanun tekniği bakımından çok kötü yazılan Avukatlık Kanunu’nun 26. maddesi özellikle 2018 yılından itibaren maalesef bazı işgüzar savcılar tarafından lafza aykırı şekilde yorumlanarak stajyer avukatların soruşturma dosyalarında işlem yapmasına, fotokopi almasına müsaade etmemek için bahane olarak kullanılmaya başlamıştır. Hatta kimi zaman stajyerlere soruşturma dosyası dahi gösterilmemektedir.

“Stajyerlerin yapabileceği işler” başlığı taşıyan 26. maddede sulh hukuk ve sulh ceza mahkemeleri ile icra tetkik mercileri ibaresi yer aldığı ancak başsavcılık ibaresi olmadığı için “stajyerler savcılıkta iş takip edemez” gibi garip ve yanlış bir yorum uygulamada ortaya çıkmaya başlamıştır.

Halbuki söz konusu 26. madde stajyerlerin hangi mahkemelerde duruşmaya girebileceğini düzenlemektedir. Ama kanun metnini kaleme alanlar bunu “yapılabilecek işler” başlığı altına yazıp madde metnini de “işleri yürütebilirler” diye bitirince böyle garip yorumlara yol açmıştır. Bir başka hatalı bir düzenleme ise stajyerin girebileceği duruşmaları düzenleyen madde metnine icra müdürlüklerinin eklenmesidir. İcra müdürlüklerinde durulma olmadığı halde neden madde metnine eklenmiştir anlamak mümkün değil gerçekten.  Eğer maddenin başlığı “stajyerlerin girebileceği duruşmalar” olsaydı veya madde metni “icra müdürlükleri” ile “işleri yürütebilirler” sözlerini içermeseydi böyle bir yanlış anlama veya stajyerlere engel çıkartma amaçlı kötü niyetli bir yorum söz konusu olmazdı.

Maalesef kanunu esas alarak hazırlanan yönetmelikte de durum aynıdır. Nitekim söz konusu staj yönetmeliğinin ilgili madde başlığı ve 19. maddesi şu şekildedir:

Stajyerin Yapabileceği İşler

Madde 19 — Stajyer, avukat yanında staja başladıktan sonra, avukatın yazılı oluru ile onun gözetim ve sorumluluğu altında, sulh hukuk, sulh ceza mahkemeleri ile icra tetkik mercilerinde avukatın takip ettiği dava ve işlerle ilgili duruşmalara girebilir ve icra müdürlüklerindeki işleri yürütebilir. Bu yetki, staj bitim belgesinin verilmesi veya staj listesinden adının silinmesi ile sona erer. Stajyer, yanında staj yaptığı avukatın yazılı oluru ile dava dosyalarından fotokopi ve benzeri yollarla örnek alabilir. Stajyer ayrıca vekaletname veya yazılı olur olmaksızın, dava ve takip dosyalarını inceleyebilir.

Kanunu ve yönetmeliği dar anlamda yorumlayan birisisi stajyerlere de problem çıkartmak istiyorsa bu kötü yazılmış metinleri maalesef kötüye kullanabilmektedir.

Kanunun Doğru Yorumu

Birincisi, söz konusu Avukatlık Kanunu 50 seneden fazla süredir yürürlüktedir. 26. madde ise 2001 yılından beri hiç değişmemiştir. Hal böyleyken stajyerlerin savcılık kalemlerinden işlem yapamayacağı son 2 senedir mi akıllara geldi acaba?

İkinci husus, her ne kadar kanun ve yönetmelik metni kötü yazılsa da kanun lafzı bellidir. Köyü niyetli bir bakış açısıyla yorumlanmadığı takdirde bu metinlere bakılarak stajyerler savcılıkta işlem yapamaz anlamı hiçbir şekilde çıkmaz. Zira maddenin, stajyerlerin duruşmaya girebileceği adli mercileri düzenlediği ortadadır. Zaten bu yüzden madde metninde sadece sulh hukuk, sulh ceza ve icra mahkemelerine yer verilmiş ancak diğer mahkemeler hiç anılmamıştır.

Üçüncüsü madem madde metni kötü niyetli ve dar yorumlanacak, o halde stajyerlerin ticaret mahkemelerinde, aile mahkemelerinde, asliye hukuk ve asliye ceza mahkemelerinde, ağır ceza mahkemelerinde, icra mahkemelerinde, vergi mahkemelerinde ve diğer adli mercilerde de hiçbir işlem yapamaması lazım. Kanunun bunu kast etmediği açıktır.

Stajyerlere Engel Çıkartıp Mesleki Gelişimlerine Engel Olmayın

Hakim ve savcılık mesleği yapan bazı kişilerde bir avukat antipatisi olduğu bilinmektedir. Ancak bu eğer bu uygulama o bilindik avukat antipatisinin sonucu ise, şunu hatırlamak gerekir: stajyere savcılıkta işlem yaptırmama uygulaması, stajyerin fonksiyonunu ve stajyere ihtiyacı ortadan kaldırdığı için avukattan çok stajyer aleyhine bir durum yaratmaktadır. Dava evrak işleri zaten Uyap’tan takip edildiği için stajyerin asıl iş yükü soruşturma kalemini kapsıyor. Soruşturma kaleminden dosya fotokopisi almasına, dilekçe sunmasına hatta dosyaya bakmasına izin verilmeyen bir stajyere avukatlar neden bürosunda staj yaptırsın? Dolayısıyla abes bir yorumla avukata zorluk çıkartmak için icat edilen bu uygulama asıl stajyere zarar vermektedir. Stajyerlerin hem staj yapacak büro bulması zorlaşmakta hem de stajyer avukatlar başsavcılıklarda dosya takibi yapamadığı için mesleki tecrübe edinme noktasında sıkıntı yaşamaktadır.

Av. İlker Atamer